Добавил:
Upload Опубликованный материал нарушает ваши авторские права? Сообщите нам.
Вуз: Предмет: Файл:
Namaz Terketmenin Hkm.doc
Скачиваний:
9
Добавлен:
23.05.2015
Размер:
1.81 Mб
Скачать

3Sizden biriniz uykudan dolayı namazı kılamamış ya da namazı kılmaktan dolayı gafil olmuş (unutmuş)sanız bu namazı hatırladığınız vakit kılsın. Çünkü Allah (c.C.) şöyle buyurmuştur:

“Beni zikretmek için namaz kıl.” (Taha: 20/14)

“Sahihi Müslim”de ebu Hureyre’den gelen bir rivayette şöyledir:

“Rasulullah (s.a.v.) Hayber savaşından dönünce gece bastı ve Rasulullah’ı (s.a.v.) uyku tuttu ve orada (kafileyi) konaklattı. Bilale:

“Bizim için geceyi geceyi bekle (gözet).”117

diye buyurdu. Bilal’de (gece namazını) gücü yettiği kadar kıldı. Rasulullah (s.a.v.) ve ashabı da uyudular. Fecir vakti yaklaşınca Bilal, fecre müveccih ederek bineğine dayanmakta idi. Gözleri ise (uykudan) dolayı iyice kapanmakta idi. kendisi de bineğine dayanmış idi. Güneş onların üzerine doğana dek, ne Rasulullah (s.a.v.) ne Bilal ve ne de sahabelerinden birisi uyandı. (Güneş doğunca) ilk kalkanları Rasulullah (s.a.v.) oldu. Bunun üzerine Rasulullah (s.a.v.) hızlıca Bilal’e gidip:

“ey Bilal!”

dedi. Bilal de:

“Senin nefsini alan benim nefsimi de (uykuya) aldı. Babam veanam sana feda olsun ya rasulallah!” dedi. Rasulullah (s.a.v.) ise:

“Bineklerin de bir şeyleri iktida edin, iktida edin.”

(Hazırlanın) diye buyurdu. Sonra Rasulullah (s.a.v.) abdest aldı ve Bilal’e namaz için kamet getirmesini emretti. Rasulullah (s.a.v.) onlara sabah namazını kıldırdı. Namaz bitince:

3Her kim namazı unutacak olursa, hatırladığı zaman kılsın. Çünkü Allahu Teala:

“Beni zikretmek için namaza kalk” buyurmuştur.”

diye buyurdu.”118

(117) Müslim: 684, 316’da Mesacid bölümünde: Geçen namazın kazası ve kazayı erken kılmanın müstehaplığı babında rivayet etmişlerdir.

(118) Müslim: 680, Mesacid bölümünde: Geçen namazın kazası ve kazayı erken kılmanın müstehaplığı babında; Muvatta: 1/13, 14, Namazın vakitlerinde: uyuyup namazını kılamayan hakkındaki babda; ebu Davud: 435, 436, Namaz’da: uyuyarak ya da unutarak namaz kılamayan hakkında babda; Tirmizi: 3/62, Tefsir’de: Taha suresinden ...... hakkında bab; Nesai: 1/295, 296, 298, Mevakitte: Yarından vaktinde namazı uykudan dolayı kılamayanın iade etmesi babında ve namazı kaçıran nasıl kaza edecek? Babında rivayet etmişlerdir.

“Sahihayn”da imran b. Husayn’ın bu kıssaya benzer olarak rivayet ettiği bir hadis vardır. 119 “Sahihi Müslim”de bazıları uykudan dola yı namazlarını kılamadıklarını hatırlatınca şöyle buyurdular:

“muhakkak ki uykuda tefrit yoktur. Tefrit ancak diğer vakit gelinceye dek namazı kılmamaktır.”120

(119) Buhari: 6/425, Menakıb’da: İslam’da nübüvvetin alametleri babında; Teyemmüm de: Temiz toprak, sudan yetecek müslüman abdesteder babında ve teyemmüm bir defa vuruştur babında; Müslim: 682, Mesacid’de: Geçen namazın kazası babında; Ebu Davud: 443, Namaz’da: Uyuyup namazı kılmayacak olursa ya da unutacak olursa... Babında rivayet etmişlerdir.

(120) Müslim: 681, Mesacid’de geçen namazın kazası babınnda; Tirmizi: 177, Namaz’da: uyuyup namazı kılmayanın hakkındaki babda; ebu Davud: 437, Namaz’da: uyuyup namazı kılamayacak olursa ya da unutacak olursa babında rivayet edilmiştir.

“İmam-ı ahmed’in müsnedin”de, abdullah b. Mes’ud’un hadisinde kendisi şöyle demiştir:

“Rasulullah (s.a.v.) Hudeybiyye’den (sonra) bir gece konaklayı verdi. Biz de çok yumuşak yeri bulunan bir yerde konakladık. Rasulullah (s.a.v.):

“Bizi kim kaldıracak?”

diye buyurdu. Bilal’de:

3Ben” dedi. Bunun üzerine:

“Sen uyu o zaman”

diye buyurdu. Güneş doğunca ve filanca filanca uykusundan uyanınca kalktı. uyananlar arasında ömer’de bulunuyordu. Dedi ki:

3Hadi kılkan.” Rasulullah (s.a.v.) ta uykusundan uyandı ve:

“Yaptığınız gibi yapınız.”

(Nasıl kılıyorduysanız öylece kılınız) dedi. onlar böylece yapıp (kıldıktan) sonra:

“İşte böylece! Sizden biriniz uykusunda iken ya da unatacak olursa namazı böylece (kılsın).”

diye buyurdular.”121

(121) Ahmed: 1/386, 464; Ebu Davud: 447, Namaz’da: uyuyup namazı kılamayan ya da unutan kişi hakkındaki babda rivayet edilmiştir. Hadis sahih olup, Münziri’de hasen’lemiştir.

Bu hadis imamlar arasında muttefekun aleyh bir hadistir.

İki meselede ihtilaf etmişlerdir: Lafzı ve Hükmi’de.

Lafziye gelince: Bu namaza eda mı yoksa kaza mı denilecek? işte bunda kesin lafızda ihtilaf vardır. Bu, Allah’ın onlara farz kılmış olduğu bir ibadet olduğu için kazadır. (Yoksa) uyuyan ve unutan kişi hakkında vakit itibarınca edadır. Çünkü her ikisinde de vakit uyanma ve hatırlama vaktidir. Bu da ancak içinde kılanacağı emredildiğimiz vakitte kılınır.

Fakihlerin kitaplarında zikrettikleri: 3Hatırladığı zaman kılsın. Çünkü bu onun vaktidir” sözü ziyade olup hadis kitaplarında bu yoktur. Bunun bir senedinin olduğunu da bilmiyorum. Lakin Beyhaki ve Darekutni, ibni Zinad’ın hadisinden, o da A’rac’den o da Ebu Hureyre’den gelen bir rivayette Rasulullah (s.a.v.) şöyle buyurmuştur:

“Her kim namazı unutacak olursa, hatırladığı zaman onun vaktidir.”122

(122) Beyhaki, Süneninde: 2/219; Darekutni: 1/162’de her ikisi de Hafs b. Ömer b. Ebi ataf hadisinden almışlardır. Bunu “mecma”: 1/332 adlı eserde Heysemi Taberani’nin “Evsat” adlı eserine -Hafsı la’lil ederek- nisbette bulunmuştur. Buhari ve Nesai bunu zayıf saymışlardır. Hafızda: takrib adlı eserde: Zayıftır ancak bu konu ile ilgili başka hadisler çokça vardır. Bunlardan çoğu geçti demiştir. Beyhaki dedi ki: “Buhari ve başkaları: Bizim zikrettiimiz ebu Hureyre’den ve başkasının Rasulullah’tan (s.a.v.) zikrettii hadistir. Hadiste: “Hatırladığı zaman onun vaktidir” ibaresi yoktur ve geçen Ebu Katade hadisinde. ebu Hureyre ve ikisinin dışındakilerin delaleti, kaza vaktinin dar olmadığını, eğer dar olsaydı şeytanın mekanı için, bu namazı uyanma halinden tehir edemeyecek konusuna daha benzer olduğunun anlaşıldığıdır. Nitekim Rasululah (s.a.v.) şeytanı boğarak (ona fırsat vermeyerek) namaz kılandı. imam şafii şöyle demiştir: “Namazda şeytanı boğması demek, içinde şeytan(lar) bulunan bir vadiden daha büyük bir konudur.”

Fasıla

Hükmi meseleye gelinecek olursa; Bu da:

3kişi uykusundan uyandığı zaman (kılaadığı namazı) hemen mi kılacak? Yoksa bunu tehir etmesi caiz midir?” konusudur. Bu konu hakkında iki görüş vardır. Bu iki görüşten en sahih olanı hemen kılınmasıdır. Bu cumhur fakihlerin görüşüdür. ibrahim en-Nehai, Muhammed b. şihab en-zühri, Rabia b. ebi abdirrahman, Yahya b. Said el-Ensari, ebu Hanife, imam-ı Ahmed ve ashabı ile alimlerin çoğu bunlardandır. şafii mezhebinin zahirine göre bu tercihlik manasınadır. Onlar, Rasulullah’ın (s.a.v.) uyudukları mekanda namazı kılmadıklarını delil getirmişlerdir. Bilakis: “Bineklerinizi hazırlayın” deyip başka bir yere de gitmişlerdir, orada namaz kılınmıştır.

Ebu Kutade hadisinde ise:”Uykularından uyandıkları vakit bininiz3 diye buyurdu. Bizlerde bindik ve güneş yükselene dek yolculuk ettik ve durduk. Sonra da içinde su bulunan bir kabı istedi, abdest aldı. Sonra da Bilal namaz için ezan okudu. Rasulullah 5s.a.v.) iki rekat namaz kıldı. Sonra da öğle namazını kıldı.123

Demişlerdir ki:

“eğer hemen kaza yapmak icap etse idi, o zaman belirli bir yere kadar gitmeden namazı kılıverirlerdi.” Devamla şöyle demişlerdir:

“Bu mekanda şeytan vardır deyip te, namazı orada kılmamak özrünü söylemek doğru değildir. Çünkü herhangi bir yerde şeytanın bulunması farz namazın tehir edilmesine bir mazeret teşkil etmez.”

(123) Sayfa: 68’de geçti.

Соседние файлы в предмете [НЕСОРТИРОВАННОЕ]