Добавил:
Опубликованный материал нарушает ваши авторские права? Сообщите нам.
Вуз: Предмет: Файл:

Orlov_S_A_-_Turetskiy_yazyk_Praktikum_ustnoy_rechi_Urovni_A1-A2_2014_MGIMO-Universitet

.pdf
Скачиваний:
10
Добавлен:
05.05.2022
Размер:
10.69 Mб
Скачать

Bölüm 26.

1. Скажите по модели:

ÖRNEK I: Büyük kardeşim … ile uğraşıyor. (bu güç iş) → Büyük kardeşim bu güç iş ile uğraşıyor. (Мой старший брат занимается этой тяжелой работой.)

Yeni cep telefonu; yeni arabası; bu hasta çocukları; bu fakir memurun ailesi; eski bir duvar saati; babasının sağlık problemleri; genç sporcular.

ÖRNEK II: Devlet konservatuvarına … ile gidiyor. (metro) → Devlet konservatuvarına metro ile gidiyor. (В Государственную консерваторию она едет на метро.)

Elli yedi numaralı otobüs, otuz bir numaralı troleybüs, kendi arabası, sarı taksi, tramvay ve otobüs.

ÖRNEK III: Pazar günleri ben … ile görüşüyorum. (dostum) → Pazar günleri ben dostum ile görüşüyorum. (По восресеньям я вижусь с другом.)

Babam, küçük kardeşi, bu arkadaşınız, komşu çocuklar, diğer öğrenciler, herkes, sınıf arkadaşım, komşu oğlan; bu hasta adam.

2. Скажите по модели:

ÖRNEK: Bu kurşun kalemle mi yazıyorsun?→ Hayır, ben kurşun kalemle yazımıyorum. (Нет, я не пишу карандашом.)

Bu genç ile beraber mi okuyorsunuz? Sinemaya tramvay ile mi gidiyorsun? Dostunuz bizim ile beraber mi çalışıyor? Şu kız şimdi Rusça’yı mı öğreniyor? Tiyatroya araba ile mi gidiyoruz? Ahmed’i görmek istiyor musun? Beni hiç dinlemiyor musunuz?

3. Скажите по модели:

ÖRNEK: Sen ondan memnun musun? → Evet efendim, ben ondan memnunum. Hayır efendim, ben ondan memnun değilim. (Да, господин, яимдоволен. Нет, господин, яимнедоволен.)

Babanız sizden memnun mudur? Siz yeni evinizden memnun musunuz? Annen bu resimli takvimden memnun mudur? Hoca efendi, bu cevabımızdan memnun musunuz? Fabrika müdürü bu şoförden memnun mudur? Kız dostundan memnun musun? Türkçe çalışmaktan memnun muyuz? Bu güzel resimden memnun muyum?

41

Yedinci ders

Bölüm 27.

1. Скажите по модели:

ÖRNEK I: Ben bu sabah … (pek erken uyanmak) → Ben bu sabah pek erken uyandım. (Я сегодня утром очень рано проснулся.)

Saat 6’da yataktan kalkmak; parkta jimnastik yapmak; ellerimi yüzümü yıkamak; tıraş olmak; yatağı toplamak; kahvaltı etmek; iki üç kişi ile konuşmak; odada temizlik yapmak.

ÖRNEK II: Sen dün akşam …din. (sinemaya gitmemek) → Sen dün akşam sinemaya gitmedin. (Ты вчера вечером не ходил в кино.)

Son kaset dinlemek; bir mesaj yazmak; kimi telefonla aramamak; onu yine görmek; çarşıya gitmek; beşinci kata asansörle çıkmamak; pek geç yatağa girmemek; arkadaşımın dostunu görmek.

ÖRNEK III: O … saat onda … (buraya gelmek) → O buraya saat onda geldi. (Он сюда пришел в десять часов.)

Taksi ile saat dokuzda dönmek; iki boş çanta getirmek; bir mesaj göndermek; çok defa uğramamak; kasetini vermemek; tatilini köyde geçirmemek; bir defa bana bakmamak.

2. Скажите по модели:

ÖRNEK I: Dün desrlerirniz saat beşte mi bitti?→ Evet, dün derslerimiz saat beşte bitti. (Да, вчера у нас занятия закончились в пять часов.)

Bugünkü gazeteyi aldınız mı? Bu toplantıda kardeşim ile konuştun mu? 2012 yılında Ankara’ya gitti mi? Dün evde Türkçe çalıştın mı? Perşembe günü mü son sınavımızı verdik? O akşam bir yere gittiler mi? Sinemadan saat 9’da mı döndüler?

ÖRNEK II: Bu cümleyi okudunuz mu? → Hayır, bu cümleyi okumadım. (Нет, я это предложение не читал.)

Buraya kadar yaya mı geldiniz? Dün akşam onlara mı uğradık? Bugün ilaç aldı mı? Biz o gençlerle konuştuk mu? Bu lokantada mı yemek yediniz? Hastaya fena mı baktılar? Soruma cevap verdiniz mi?

42

3. Скажите по модели:

ÖRNEK: Dün tiyatroya gittim. → Dün tiyatroya gitmedim mi? (Разве я не ходил вчера в театр?)

O bunu bizden önce bildi. Ders iki saat devam etti. Şu kitabı kütüphanemizden dün aldınız. Orada enteresan bir şey gördüler. Pencereyi bu sabah açtık. Bana iki üç soru sordu. Bu yıl Türkçeyi de öğrenmek istedik.

Bölüm 28.

1. Скажите по-турецки:

ÖRNEK I: (okumak) → okuyunuz okuyun (читайте) Bakmak, görmek, almak, vermek, gitmek, gelmek, getirmek,

geçmek, götürmek, istemek, geçirmek, istemek, bulunmak.

ÖRNEK II: (okumak) →okumayınız okumayın (не читайте) Çalışmak, almak, uğraşmak, başlamak, devam etmek, girmek,

uğramak, dinlenmek, anlatmak, bilmek, gelmek, bakmak.

2. Скажите по модели:

ÖRNEK I: ...dan sonra (Kasım ayı) → Kasım ayından sonra (после ноября).

O kulüpte toplantımız; Çarşamba günü; Türkçe sınavı; bu artistin konseri; Şehir Tiyatrosu; Niğde şehri; ağabeyimin kız arkadaşı; her şey; spor dersimiz; sabah jimnastiği.

ÖRNEK II: ...dan önce (profesör) → profesörden önce (до,

раньше профессора).

Bu enteresan işimiz; Paşabahçe cam fabrikası müdürü; bu sinema artisti; Taksim meydanı, bu kısa film, o büyük sporcu.

ÖRNEK III: Polis ... sonra geldi. (1 час) → Polis bir saat sonra geldi. (Полиция прибыла через час.)

Один день; шесть месяцев; три недели; двадцать четыре часа; четверть часа; через пару (одну-две) минут.

ÖRNEK IV: Fabrika müdürü önce geldi. (1 час назад) → Fabrika müdürü bir saat önce geldi. (Директор завода приехал час назад.)

Двенадцать месяцев; четыре недели; полмесяца (пятнадцать дней); несколько дней; много лет; двадцать пять минут; две недели; немногораньше.

43

3. Скажите:

 

 

 

По-русски

По-турецки

öğrencilerimizin tümü

один из моих учеников

kitapların birkaç tanesi

трое из твоих друзей

çocukların birkaçı

три или четыре таких музея

hastaların çoğu

некоторые из наших подруг

insanların birçoğu

все деревья (все из деревьев)

Türk yemeklerinin hepsi

большинство (из) турецких

Dostlarım/ın (-dan) biri

блюд

dostlarımızdan bir ikisi

многие из больных

kız arkadaşlarından bazıları

ни одна из твоих кошек

akrabalarınızdan hiçbiri

не все ваши деньги

Rus filmlerinden hangileri

несколько из турецких книг

Bölüm 29.

 

1. Скажите по-русски:

ÖRNEK I: …dan sonra evimize döndük. (sinema) → Sinemadan sonra evimize döndük. (После кино мы вернулись домой.)

Son dersimiz; akşam yemeği; coğrafya sınavı; Topkapı müzesi; okul kantini; spor salonu; futbol maçı; bu artistin son konseri.

ÖRNEK II: …den önce bu kitabı kimse okumadı. (ben) → Benden önce bu kitabı kimse okumadı. (До меня эту книгу не читал никто.)

Baba annem; okul arkadaşımız; eski komşunuz; dostumun erkek kardeşi; bu iki delikanlı; okul müdürü.

ÖRNEK III: …den biraz sonra (spor dersi) → spor dersinden biraz sonra (немного после урока физкультуры).

Türkçe sözlü sınavı; son sınıf toplantısı; “Baba” filmi; sabah kahvaltısı; jimnastik dersi; grip hastalığı.

ÖRNEK IV: …den yarım saat önce (урок истории) → tarih dersinden yarım saat önce (за полчаса до урока истории).

Лекция по истории; последний звонок; этот фильм; собрание нашего курса; воскресныйобед; егосамыймладшийбрат.

44

ÖRNEK
садом).

ÖRNEK V: Önce ben geldim sonra … geldi. (о adam) → Önce ben geldim sonra o adam geldi. (Сначала пришел я, затем пришел тот человек.)

Şu kızın annesi; Ömer bey; sizin yeni tarih öğretmeniniz; Hatice hanım; daha birkaç kişi; bu beyefendi.

ÖRNEK VI: evvela … (сделать это) → evvela bunu yapınız (сначала сделайте это).

Прочитать всю книгу; спросить у меня; сделать так; купить газету; вернуться домой; надеть пальто и шапку.

Bölüm 30.

1. Прочитайте по-турецки и скажите по-русски:

O şapkalı kadın; az şekerli kahve; şu gözlüklü beyefendi; güzel bahçeli ev; cep telefonlu kız; çok tuzlu balık; her çocuksuz aile; büyük ekranlı televizyon; şekersiz çay; işsiz adam; tuzsuz yemekler; paltosuz çocuk; geniş vitrinli mağaza.

2. Скажите по модели:

ÖRNEK I: ...lı (Ankara) → Ankaralı (житель Анкары). Bursa, İzmir, Adana, Trabzon, Samsun, Eskişehir, Kayseri,

Samsun, Erzerum, Diyarbakır, Moskova, Odesa, Petersburg, Kiev, Tiflis, Amerika.

ÖRNEK II: ...lı (şehir) →şehirli (горожанин; жительгорода). Köy, kasaba, kent, fabrika, mektep, üniversite, lise, Kara

Deniz, Asya, Afrika, Amerika, Rusya, Kafkasya, Ukrayna, Kırım.

ÖRNEK III: ...lı (gözlük) → gözlüklü (в очках).

Büyük tecrübe; uzun saç; sekiz çocuk; sarı çanta; güzel çiçek; dört ayak; telefon; konfor; banyo; elektrik, iki yüz; az para; kısa boy; yeşil pantalon; iki-üç oda; beş vagon; plastik pencere.

ÖRNEK IV: ...sız (şapka) → şapkasız (без шапки).

Çanta; konfor; para; banyo; sakal; numara; gözlük; çocuk; akıl; bir ayak; telefon; baba; kimse; şeker; güneş; ses; renk; pencere.

ÖRNEK V: ...lı (Ali ismi) Ali isimli (по имени Али). Atatürk adı; beş numarası; mavi gözleri; on Kasım tarihi; yeşil

çantası; cep telefonu; yemek salonu; beyaz rengi; bahar çiçeği.

VI: ...lı (красивый сад) → güzel bahçeli (с красивым

45

Маленький балкон; за тридцать первое ноября; черные глаза; под номером пятьдесят один; три комнаты; большое окно; красивые картинки; большой опыт.

ÖRNEK VII: ...lı / ...siz (в очках без очков) → gözlüklü gözlüksüz.

С солью без соли; с портфелем без портфеля; с балконом без балкона; с телефоном без телефона; в очках без очков; опытный неопытный; с детьми без детей; женатый бездомный; сильный бессильный.

3. Скажите по-турецки:

Дом с маленьким балконом; житель Аданы; старик без очков; юноша с мобильным телефоном; кинотеатр с широким экраном; малосолёная еда; женщина с двумя детьми; здание с большими окнами; газета за 24 декабря; очень опытный врач; маленький столик на четырех ногах; вагон номер семнадцать; очень невнимательные студенты.

Sekizinci ders

Bölüm 31.

1. Скажите по модели:

ÖRNEK I: (Biz memuruz) → Biz memurduk. (Мы были служащими.)

Ben yedinci kattayım. Ben burada mıyım? Ben birinci sınıf öğrencisiyim. Ben Türkiye’de değil, Rusya’dayım. Ben ihtiyar değilim. Bu lisenin öğrencilerinden değil miyim?

ÖRNEK II: (Sen memursun) → Siz memurdunuz. (Вы были служащим.)

Sen çok gençsin. Sen bu adamın oğlu musun? Sen Taksim meydanında değil misin? Sen ormanda değil parkımızdasın. Niçin sınıf toplantısında değilsin? Sen bürodasın.

ÖRNEK III: (O memurdur) → Onlar memurdular. (Они были служащими.)

O eski bir askerdir. Bu genç simdi tarih sınavında mıdır? Şu hayvan bahçemizde değildir. Pilotlarınız pek tecrübelidirler. O bizden memnun değil midir?

46

2. Скажите по модели:

ÖRNEK: Ben iki yıl önce sporcu ... . → Ben iki yıl önce sporcu oldum. (Я два года тому назад стал спортсменом.)

Babası okuldan sonra asker ... . Büyük kardeşim 2006 yılında öğretmen ... . Ayşe ne zaman doktor ... ? Siz önce subay ... . Sen o zaman hasta mı ... ? Mustafa Bey hiç sporcu ... . Ben de hasta ... .

Bölüm 32.

1. Скажите по модели:

ÖRNEK I: Okulumuza kadar … (yaya gittik). → Okulumuza kadar yaya gittik. (До института мы шли пешком.)

Metro ile geliyorum; pek geç vardı; Mehmetle seni konuştuk; uzun bir yol geçmek lâzımdır; taksi ile geliniz; yirmi dakikalık bir yol var; lütfen bu yoldan gitmeyiniz; hep sustuk.

ÖRNEK II: a doğru gitti. (plaj) → Plaja doğru gitti. (Он пошел к пляжу.)

En yakın spor salonu; dekan odası; troleybüs durağı; “Udarnik” sineması; kantin; “Taganka” tiyatrosu; Kızıl Meydan; lise müdürü.

ÖRNEK III: a kadar çok çalıştı. (saat dokuz) → Saat dokuza kadar çok çalıştı. (До девяти он много работал.)

О zaman; geç saat; 2025 yılı; tâ akşam; saat yarım; bugün; şimdi; Cumhuriyet Bayramı; saat beş; sabah.

ÖRNEK IV: … kadar çalıştık. (üç hafta) → Üç hafta kadar çalıştık. (Мы трудились около трех недель.)

Tam bir saat; iki sene; bir buçuk saat; elli dakika; dört yıl; yarım saat; on beş gün; yirmi dört saat; altı ay.

İkinci kısım

Dinleme, okuma, diksyon (Аудирование и произношение) Повторите за диктором

Bölüm 3.

aç, ağır, ağız, ağıl, sağır, oğul, iğne, eğri, eğer, iğrenç, eğlence, değil, değnek, eğitim;

kâr, hikâye, dükkân, kâğıt, rüzgâr, sükut, lâminer.

47

Bölüm 4.

Araba, balkon, üstte; buradan, Türk;

acı, ısı, oda, uzuv, ebe, iyi, ölü, ütü; baba, abla, ıslak, sıcak, kilim, iklim; kova, okka, nane, anne, kemik, ekmek; örtü, rötar, sulu, uslu;

ayak, sarhoş, şarap, şapka, haber, rahat, radyo, çabuk.

Bölüm 5.

aç, çay, şaka, üzüm, ağrı, hayvan, adres, göz, gün, ağız, ağır, köpek, saat, anne, Allah, bakkal, dikkat, okka, spor, spiker, program, stadyum, prens, Türk, renk, kurt, sert, dört.

Bölüm 6.

Kitap, kalem, sözlük, oda, bahçe, çiçek, koltuk, okul, Kıbrıs, Türkiye, Girne, Lefkoşa, şimdi, sonra, henüz, lütfen, haydi, ansızın, niçin, nasıl, fakat, aferin, anne, teyze, abla, halam.

Bölüm 7.

Sokak – sokaklar - sokaklarda; bahçe – bahçeler – bahçelerde; bahçe – bahçedir; oda – odadır;

sandalye – sandalyeler – sandalyelerde; Girne – Girne’ye – Girne’de – Girne’den;

Lefkoşa – Lefkoşa’ya – Lefkoşa’da – Lefkoşa’dan.

Bölüm 8.

Tabla – tablalar – tablalarda.

Baba, çocuk, halı, ağaç, kitap, masa, ekmek, lokanta, pencere, şapka, öğretmen, öğrenci, çiçek, orman, okul, orada, yenge, anne, resim, limon, fare, kalem, ütü, kapı, duvar, yatak, omuz, deniz, çarşı, perde, makas, elbise, fakat, amca.

Bölüm 9.

Masa, masa, orman, okul, çarşı, öğretmen, öğrenci, deniz, çiçek. Elma, kardeş, anne, televizyon, tiyatro, otomobil, telefon, gazete,

sinema.

Bölüm 10.

Hanım – el – eli – Hanımeli (жимолость); ak – deniz – Akdeniz. Soğuk, sigara, sıcak, bahçe, kitap, gazete, sabah, Kara Deniz,

48

akşamleyin, defter, postane, bira, güzel, mavimtrak, lokanta, Boğaziçi, sinema, hastane, deniz, İstanbul.

Bölüm 11.

Orman – ormana; sınıf – sınıfı, balkon – balkona, okul – okula. Ev – eve; deniz – denize; köy – köye; bülbül – bülbüle.

Bölüm 12.

Ormanı, sınıfı, balkonu, okulu; evi, denizi, köyü, bülbülü;

Lefkoşa’ya, Girne’ye, Ankara’ya, Londra’ya, pencereyi, çantayı.

Bölüm 13.

Gülüyor, kaçarken, aamki, sabahleyin, yeşilimtrak.

Süzgeç – süzgeci, çocuk – çocuğu, dolap – dolabı, yoğurt – yoğurdu, et – eti, ok – oku, çöp – çöpü, saç – saçı.

Bölüm 14.

Millet – milleti, cumhuriyet – cumhuriyeti, Ahmet – Ahmet’ten, çöp – çöpü, çalış çalışkan.

Bölüm 15.

Cemal, Türkiye, İngiltere, Kıbrıs, Ak Deniz, Avrupa, Londra, Türkiye’ye, Kıbrıs’ta, Cemal’in, Avrupa’da;

Sevda’yı, Ahmet’le;

masa, radyo, kapı, bira, elma, kedi; sevgi, sevinç, mutluluk, kötülük;

aile, seyirci, sürü, orman, ordu, meclis.

Bölüm 16.

Masa – masacık; köy – köycük; anne – annecik; kuş – kuşçük, anneciğim, babacığım, Ayşeciğim, terlik – terlicik; bebek – bebecik; köpek – köpecik.

Bölüm 17.

Kuş – kuşcağız; kız – kızcağız; kadın – kadıncağız; adam – adamcağız;

iyi – iyilik; kötü – kötülük; hasta – hastalık; güzel – güzellik; çirkin – çirkinlik; sıcak – sıcaklık; zor – zorluk; kolay kolaylık; rahat – rahatlık; genç – gençlik; kitap – kitaplık, kömür – kömürlük.

Bölüm 18.

Mezar – mezarlık; gece – gecelik; göz – gözlük; tuz – tuzluk;

49

öğretmen – öğretmenlik; arkadaş – arkadaşlık; anne – annelik; çocuk – çocukluk;

asmak – askı; biçmek – biçki; içmek – içki; tutmak – tutku; sevmek – sevgi; bilmek – bilgi; görmek – görgü; çalmak – çalgı; sormak – sorgu; duymak – duygu; vermek – ergi; silmek – silgi.

Bölüm 19.

Üzmek – üzüntü; kırmak – kırıntı; gezmek – gezinti; söylemek – söylenti; görmek – görüntü;

saymak – sayı; sormak – soru; yazmak – yazı; görmek – görü; çarpmak – çarpı; ölçmek – ölçü; artmak – artı; eksilmek – eksi; başarmak – başarı.

Bölüm 20.

Kaçmak – kaçak; durmak – durak; taramak – tarak; budamak – budak; kapamak – kapak; elemek – elek; dilemek – dilek; yatmak – yatak;

inanmak – inanç; kazanmak – kazanç; sevinmek – sevinç; usanmak – usanç;

baş, saç, yüz, göz, kaş, kirpik, burun, yanak, ağız;

dudak, dil, diş, damak, çene, alın, boğaz, boyun, kol, el, parmak, dirsek, tırnak, omuz, göğüs, mide, karın, kalça, bacak, ayak, topuk, bilek, ayakbileği.

Bölüm 21.

Araba – arabalar; ev – evler;

bina – binalar; sınıf – sınıflar; kol – kollar; ordu – ordular; mutluluk – mutluluklar;

otel – oteller; öğrenci – öğrenciler; göz – gözler; gül – güller; harf – harfler;

saat – saatler; Cemal – Cemal’ler; misal – misaller; rol – roller; gol – goller.

Bölüm 22.

İki kitap, üç masa, on öğrenci;

kaz – kazlar; adam – adamlar; fare – fareler; diş – dişler, ayak – ayaklar.

Bölüm 23.

Bu, şu, o, bunlar, şunlar, onlar.

50

Соседние файлы в предмете Международные отношения Турция